Neler yeni

Foruma hoşgeldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

  • Saygın ve ciddi bir ortamda yardımlaşmak, haberleşmek, bilgi paylaşmak ve bilgi almak isteyen herkes forumumuza katilabilir.
    Sitemize ilk ziyaretiniz ise, lütfen kurallar ve gizlilik sözleşmesi politikamızı inceleyiniz, foruma kayıt olan herkes bu kuralları kabul etmiş sayılacaktır.

    Foruma üye olmadan konu acamaz, herhangi bir aktivite uygulayamaz ve özel mesajlaşamazsınız.
    Forumda bulunan bütün aktivitelerden faydalanmak için lütfen nickinizi kayıt ediniz...

Osmanlı Resmi Belgelerinde: Tırnova “Yeniçeri Cadılar” Olayı

Ra'

Forum Master
Katılım
25 Şubat 2025
Mesajlar
821
Tepkime puanı
74
Puan
28
Tırnova Olayı olarak tarihe geçmiş vaka, 1833 yılında Balkanlar’da bir Türk kasabası olan Tırnova’da yapılan “yeniçeri vampirleri” ya da “yeniçeri cadıları” avıdır.

Osmanlı‘da yeniçeri kültürünün yok edilmesinin amaçlandığı zaman diliminde gerçekleşen bu olayda bazı ölü yeniçeriler, gece vampir olarak şehre dadandığı ve korku saldığı gerekçesiyle mezarlarından çıkarılmış ve göğüslerine kazık çakılmıştır. Daha sonra da bu cesetler yakılmıştır.

Takvim-i Vekayi’de Yayınlanmış Yeniçeri Cadılar Olayı
Tırnova Kadısı Ahmet Şükrü Efendinin hükumet merkezine gönderdiği ve ilk Osmanlı resmi gazetesi olan Takvim-i Vekayi’nin 69. sayısında yayınlanmış yazı olayı açık bir şekilde özetlemektedir.

Tırnova’da Cadılar Türedi
Kadı Ahmet Şükrü Efendi’nin Mektubu “Tırnova‘da cadılar türedi. Gün battıktan sonra evlere dadanıp, erzak namına ne varsa; un, yağ, şeker, bal gibi şeyleri birbirine katıp içlerine bazen toprak bile karıştırıyorlar. Evlerin içlerine girerek yüklüklerdeki yorgan, şilte, yastık ve bohçaları didikleyip açıyorlar. Zaman zaman insanların üzerine taş, toprak, çanak çömlek attıkları halde kimse bir şey görmüyor. Birkaç erkek ve kadının da üstüne saldırdılar. Bunlara sorduğumuzda, ‘Sanki üzerimize manda çöktü sandık!’ dediler ama bir şey görmemişlerdi. Bu sebeple birçok mahalle sakini evlerini başka yerlere taşımak zorunda kaldılar. Halk, en sonunda bunun cadı işi olduğuna karar verdi.

Cadı Avcısı İle Anlaşıldı
Civar kasabalardan İslimye’de yaşayan ve cadı çıkartmakla şöhret bulmuş olan Nikola isimli bir Rum, bu işi halletmek üzere kasabaya çağrıldı ve kendisiyle işi halletmesine karşılık 800 kuruşa pazarlık edildi. Nikola, beraberinde getirdiği üzeri resimli bir tahtayla kasaba mezarlığına gitti ve bunu parmağının üzerine yerleştirerek çevirdi. Resimli tahta hangi mezara dönük durduysa o mezarın cadılı olduğunu gösterdi.

Cadı Mezarları Yeniçerilere Ait Çıktı
Resimli tahtanın dönük kaldığı mezarlar hayattayken şimdi kaldırılmış olan Yeniçeri Ocağı’na mensup iki yeniçeriye, Ali Alemdar ve Abdi Alemdar adındaki iki eşkıyaya aitti. Bunların mezarını açtığımızda karşılaştığımız manzara korkunçtu. Her ikisinin cesedini de yarım misli büyümüş, kılları ve parmaklarıyla tırnaklarını üçer dörder kat uzamış bulduk. Mezarlar açılırken bekleşen bütün kalabalık bu manzarayı gördü. Bu iki zorba, yeniçeri ocağı kaldırılırken her nasılsa yaşlarının ileri olmasından dolayı cellât eline düşmeyerek ecelleriyle ölmüşlerdi. Sağlıklarında yaptıkları zorbalığın devamı olarak şimdi de kötü ruhları zavallı kasaba halkını rahatsız etmeye başlamıştı.

Karınlarına Kazık Saplanıp Yürekleri Haşlandı
Cadıcı Nikola’ya göre, bunların sonsuza kadar ortadan kaldırılmaları için karınlarına birer ağaç kazık saplanması ve yüreklerinin kaynar suya atılarak haşlanması gerekiyordu. Mezarlarından çıkarttığımız ölülerin karınlarına söylendiği gibi birer ağaç saplayıp, yüreklerini dahi yerlerinden sökerek kaynar suya atıp haşladılar. Fakat bunların hiçbirisi kâr etmeyince Nikola bu sefer cesetlerin yakılması gerektiğini söyledi. Şer’an izin verildi ve cesetler hemen oracıkta yakıldı. Böylelikle kasabamız cadı belâsından kurtulmuş oldu(!).

Tırnova Cadıları Olayı’nın Perde Arkası
İddialara göre II. Mahmud’un 1826 yılında yeniçeri ocaklarını kaldırmasından sonra gerçekleşen bu olaydaki asıl amaç halkı yeniçerilerden iyice nefret ettirmek ve yeniçerilere ait, var olan kültürü yok etmekti. Keza korku filmlerini andırmayan bu olay neticesinde halk yeniçerilerden iyice nefret etmeye başlamış ve yeniçeri mezarları ve mezar taşları yerlerinden sökülerek kültürel miras yok edilmeye başlanmıştır. Ülkemizdeki en önemli tarihçilerin başında gelen Prof. Dr. İlber Ortaylı, bu olaya Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılması yönünden bakıyor. 1826’da II.Mahmut tarafından tamamen kaldırılan ocağın ardından, böyle bir haberin yazımı ile aslında yeniçerileri kötülemeye yönelik bir propaganda amacı güdüldüğünü belirtiyor.

Alinti
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz

  • Geniş / Dar görünüm

    Temanızı geniş yada dar olarak kullanmak için kullanabileceğiniz bir yapıyı kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Izgara görünümlü forum listesi

    Forum listesindeki düzeni ızgara yada sıradan listeleme tarzındaki yapının kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Resimli ızgara modu

    Izgara forum listesinde resimleri açıp/kapatabileceğiniz yapının kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Kenar çubuğunu kapat

    Kenar çubuğunu kapatarak forumdaki kalabalık görünümde kurtulabilirsiniz.

    Sabit kenar çubuğu

    Kenar çubuğunu sabitleyerek daha kullanışlı ve erişiminizi kolaylaştırabilirsiniz.

    Köşe kıvrımlarını kapat

    Blokların köşelerinde bulunan kıvrımları kapatıp/açarak zevkinize göre kullanabilirsiniz.

  • Zevkini yansıtan renk kombinasyonunu seç
    Renk geçişli arkaplanlar
Geri